Home Icon
Arrow
Arrow
Obezite ile Mücadele Ederken Sağlığınızdan Olmayın

Obezite ile Mücadele Ederken Sağlığınızdan Olmayın

İçindekiler
  • Obezite Nedir ve Tedavi Seçenekleri Nelerdir?
  • Obezite Hasta Nasıl Değerlendirilir?
  • Obezite Cerrahisi Nedir?
  • Obezite Tedavisi için Cerrahi Yöntemler
  • Kimler Obezite Cerrahisi Olabilir?
  • Aşırı yağ birikimi dolaşım sistemimiz başta olmak üzere bir çok  hayati öneme sahip organda  kronik bir hasar oluşturarak  fonksiyonlarında azalma ve buna bağlı  günlük hayatta çok duyduğumuz başta hipertansiyon, kalp krizi, felç, şeker hastalığı, insülin direnci ve buna benzer birçok hastalığa neden olan bir durumdur. Bu nedenle sağlıklı toplumun  önündeki en büyük engellerden birini oluşturmaktadır.

    Obezite Nedir ve Tedavi Seçenekleri Nelerdir?

    Günümüzde obezitenin artan sıklığına paralel olarak obezite ile savaş konusunda farklı tedavi seçenekleri geliştirilmiştir. Bu tedavi yöntemleri obeziteyi yenmek  amacı taşısa da bazı hususlarda dikkatli olmamız aksi taktirde  sağlığımızı daha da  bozacak  durumlara neden olduğunu görmekteyiz. Bu konuda hastalarımızı bilinçlendirmek biz obezite ile savaşan  hekimlere ve sağlık çalışanlarına düşmektedir. Hastalarımızın da bu konuda daha  hassas olmaları, bilgilerini arttırmaları, kendileri için en uygun tedavi yöntemini ve tedavi sonrası hayatlarında oluşacak değişiklikleri önceden idrak etmeleri çok önemlidir.

    Biz obezite cerrahları obezite tedavisinin uygun şartlarda en  etkin yöntem olan  cerrahi prosedürleri uygulayan hekimleriz. Ancak şunu biliriz ki obezite ile mücadelenin en önemli ayağı  vücuda giren  kalori miktarının hem miktar olarak  azaltılması hem de  sağlıklı beslenme kurallarına uygun beslenmedir. Buna  ek olarak vücudumuzdaki enerji tüketen ve miktarı sağlığımızla direk ilişkili olduğunu bildiğimiz  kas miktarının optimal seviyede tutarak  kalori tüketimini arttırmak, bu hastalıkla mücadelede en önemli kurallardan biridir.

    Sonuç olarak bu  temel kurallardaki dengesizlik nedeni ile vücudunda  aşırı yağ birikimi olan yani sağlıksız bir beslenme düzeni olan kişilerin yağ miktarlarını cerrahi yöntemlerle azaltmak , bu kişilere  sıfırdan başlamak için bir şans daha vermek anlamına gelmektedir. Konuyu biraz daha açmak gerekirse obezite cerrahisi, tüketim toplumu temelinde  dönen dünya düzeni içinde  sağlıksız bir beslenme ve hayat akışı döngüsünde sıkışmış, sağlığını  ciddi derecede kaybetmiş kişilere daha sağlıklı bir hayat sunmaktadır.

    Ancak  şunu bilmeliyiz ki obezite cerrahisi bu sağlıksız  döngüden çıkmak için bir  başlangıçtır. Bunu sürdürmek sağlıklı yaşamın temelinde olan sağlıklı belenme  ve yaşam kurallarına dönmekle mümkündür. Bu nedenle tek başına obezite cerrahisi olup  eski sağlıksız beslenme ve uygun olmayan yaşam koşullarına devam eden  hastalarımız maalesef  tekrar kilo almakta ve birden fazla  cerrahi müdahale geçirmektedirler.  



    Obezite Hasta Nasıl Değerlendirilir?

    Obezite cerrahisi olmaya karar veren bir kişide öncelikle obezite cerrahisi için Dünya Sağlık Örgütü’nün de  onayladığı kriterlere uygunluğu bakılır. Kişinin  yeme alışkanlığı, hayat tarzı ve bu alışkanlıklara olan bağlılığı ameliyat seçimi için çok önemlidir. Bu da  Cerrah ile  ameliyat olacak kişinin oturup beraber konuşup birlikte karar veremesini gerektirir. Bu sayede doktor ameliyat edeceği kişiyi tanır, ameliyat olacak kişi de ameliyat ve sonrası hakkında bilgi sahibi olur.

    Örneğin yeme bozukluğu dediğimiz psikolojik bir rahatsızlık var ise  öncelikle  bu konuda psikolog desteği almak cerrahi sonrası başarı için çok önemlidir. Ya da Tip 2 diyabeti olup insülin kullanan bir kişinin  cerrahi teknik olarak gastrik bypass için daha uygun olduğu ameliyat öncesi doktor hasta toplantılarında ortaya çıkar. Tabii ki obezite  cerrahisi  durumun bilincinde olan kişilerde ve ameliyat öncesi  cerrah ve ekibi ile iletişimi iyi olan kişilerde  başarılı olmaktadır.

    Cerrah ile hasta arasındaki iletişim dışında obezite cerrahisindeki önemli konular cerrahinin yapıldığı merkez, cerrahi ekip (anestezi, cerrahi, teknisyen, hemşire), kullanılan  ekipmanın kalite düzeyi ve  ameliyat sonrası takiptir.

    Günümüzde birçok merkezde obezite cerrahisi yapılabilmektedir. Obezite cerrahisi laparoskopik Cerrahi yapılan her merkezde uygulanabilmektedir. Ancak burada hastanenin deneyimi çok önemlidir. Ameliyat öncesi hazırlık için iyi bir kardiak ve  solunum muayenesi, ameliyat sırasında iyi bir anestezi uygulamak  ve ameliyat sonrası ağrısız ve sorunsuz hastane  dönemi için  deneyimli  üçüncü basamak bir hastane  çok önemlidir.

    Ameliyat sonrası takip, ameliyatı gerçekleştiren cerrahi ekip içinde bulunan  bir diyetisyen ile yapılmalıdır. Bu sayede ameliyatla ilgili ya da  kişinin alışkanlıkları ile ilgili ameliyat sonrası problemleri ayırdetmek ve oluşabilen sorunları çabucak çözmek daha kolay olacaktır.

    Bir diğer önemli konu cerrahi sırasında kullanılan  stappler dediğimiz  organ kesici ve dikici sistemlerin güvenirliği uygun olmalıdır. Maliyetin düşmesi için bu konuda yeni ortaya çıkmış markaların kullanımı cerrahın ve  hastanenin sorumluluğunda olup ameliyat olacak kişinin bu konuda bilgilendirilmesi  önemlidir.

    Her ne kadar  ameliyatın başarısını etkileyecek birçok konu varsa da en  önemlisi cerrahın deneyimi ve ameliyat sonrası  cerrahi ekibe ulaşabilir olmaktır. Bu konu ameliyat olmadan önce değerlendrilmesi gerek en önemli konudur.

    Tüm bu konular göz önüne alınsa bile unutulmaması gereken  bunun bir cerrahi  uygulama olduğudur. Her  cerrahi girişim sonrası  komplikasyon gelişme ihtimali elbette vardır. Ancak  iyi merkezlerde, iyi cerrahi ekiplerle ve kaliteli ekipman ile obezite ile savaşta biz cerrahlar  uzun bir süre daha ön cephede olacağız. 

    Obezite Cerrahisi Nedir?

    Obezite cerrahisi, aşırı kilolu bireylerde kilo kaybını artırmayı hedefleyen laparoskopik yöntemle yapılan cerrahi bir müdahaledir. Bu cerrahi prosedürler, genellikle obeziteye bağlı olarak ortaya çıkan ya da çıkabilme riski olan sağlık sorunlarına çözüm sunmayı amaçlar. Bu sağlık sorunları hipertansiyon, Tip2 Diyabet, kolesterol yüksekliği, uyku apne sendromu, bel kemik ve eklem hastalıkları gibi birçok hastalığı kapsamaktadır.

    Gastrik bypass, tüp mide ameliyatı gibi yöntemler, mide hacmini azaltarak, sindirim sisteminin emilim kapasitesini değiştirerek ve iştah üzerine etkili hormonların salınımını düzenleyerek kilo vermeyi sağlar. Aynı zamanda vücutta fazla biriken yağ dokusunu azaltarak obezitenin neden olduğu tip 2 diyabet, hipertansiyon gibi metabolik rahatsızlıkları düzeltme potansiyeline sahiptir.

    Obezite Tedavisi için Cerrahi Yöntemler

    Gastrik bypass (Mide by-pass): Gastrik bypass, obezite cerrahisinin bir türüdür ve mideyi küçültmeyi ve bağırsakları yeniden düzenlemeyi içerir. Temel amacı, kilo kaybı sağlamakla birlikte iştah üzerinde etkili olan sindirim sistemi hormonlarını düzenleyerek metabolik durumu düzeltmektir. Böylelikle kilo verimi yanında obeziteye bağlı sağlık sorunlarını iyileştirir. İşte gastrik bypass’ın temel prensipleri:

    1. Mide Küçültme: Cerrahi sırasında mide, daha küçük bir boyuta getirilir. Bu, kişinin daha az yemek yemesini sağlar ve doygunluk hissi daha çabuk oluşur.

    2. Bağırsak Yeniden Düzenleme: Küçülen mide, ince bağırsakların son kısmına doğrudan bağlanır. Bu, besinlerin sindirim sisteminin son kısmına hızlı bir şekilde değişmeden girmesini sağlayarak hem emilimi azaltır hem de kan şekeri ayarlanmasında etkili olan bazı sindirim hormonlarının salgı oranını değiştirir. Böylelikle hem kaloriye neden olan besinlerin emilimi azalırken hem de kan şekeri ve metabolizma üzerinde yararlı etkileri olan hormonların salgısını artar.

    Gastrik bypass, hem restriktif (mide hacmini azaltma) hem de malabsorptif (besin emilimini azaltma) bir etki sağlar. Bu kombinasyon, hem kilo kaybını tetikler hem de tip 2 diyabet, hipertansiyon gibi metabolik hastalıkların düzelmesine katkıda bulunabilir.

    Tüp Mide Ameliyatı (Sleeve Gastrektomi): Tüp mide ameliyatı, diğer adıyla Sleeve Gastrektomi veya kısaca Sleeve, obezite ve metabolik cerrahisinde bir ameliyat çeşididir. Bu prosedürde mide, küçültülerek tüp şeklinde bir yapıya dönüştürülür. İşte Sleeve Gastrektomi’nin temel prensipleri:

    1. Mide Küçültme: Cerrahi sırasında mide, yatay bir tüp şeklinde kesilir ve bu sayede mide hacmi büyük ölçüde azalır. Bu, kişinin daha az yemek yemesini sağlar.

    2. Mide Kapasitesinin Azalması: Tüp mide ameliyatı sonrasında, kişinin tüketebildiği yiyecek miktarı ve dolayısıyla alınan kalori miktarı azalır. Bu, kilo kaybını tetikler.

    Midenin dışarı alınarak devre dışı bırakılan kısmında iştah hormonu olarak bilinen ve mideden salgılanıp beyine giderek iştahı arttıran grehlin hormonu salınımı azalmaktadır. Böylelikle ameliyat sonrası iştahta azalma meydana gelerek besin alımı azalır.

    Sleeve Gastrektomi, hem mide hacmini azaltarak restriktif bir etki sağlar hem de hormonal değişikliklere neden olarak iştahı kontrol altına alır.

    Biliopankreatik Diversiyon Ameliyatı (BPD): Biliopankreatik diversiyon ameliyatı, obezite cerrahisinin bir türüdür ve nadiren kullanılan bir prosedürdür. Bu cerrahi, mideyi küçültmeyi ve ince bağırsakları düzenlemeyi içerir. İşte biliopankreatik divertikül ameliyatının temel prensipleri:

    1. Mide Küçültme: Cerrahi sırasında mide, daha küçük bir hacme getirilir. Bu, kişinin daha az yemek yemesini sağlar.

    2. Bağırsak Düzenlemesi: İnce bağırsaklar üzerinde belirli değişiklikler yapılır. Bu, besin emilimini kontrol altına alarak kilo kaybını tetikler.

    3. Pankreas İle İlgili Değişiklikler: Cerrahi, pankreastan salgılanan bazı enzimlere ulaşımı etkileyebilir, bu da besin emilimini azaltabilir.

    Biliopankreatik diversiyon ameliyatı, hem restriktif (mide hacmini azaltma) hem de malabsorptif (besin emilimini azaltma) bir etki sağlar. Ancak, bu cerrahi genellikle başka obezite cerrahisi yöntemleri tercih edildiği için daha az yaygın olarak kullanılır. Özellikle duyusal beslenme bozukluğu tanısı olan, ameliyat sonrası diyet ve egzersiz kurallarına uymakta zorluk yaşanabilecek, kontrol altına alınamayan Tip2 diyabeti olan kişilerde tercih edilebilir.

    Kimler Obezite Cerrahisi Olabilir?

    Obezite cerrahisi ameliyatı için uygun adaylar genellikle aşağıdaki özelliklere sahip bireylerdir:

    1. Vücut Kitle İndeksi (VKİ): Genellikle tek başına VKİ 40’ın üzerinde veya VKİ 35’in üzerinde ve aynı zamanda obezite ile ilişkili sağlık sorunları (tip 2 diyabet, hipertansiyon gibi) bulunan bireyler düşünülebilir.

    2. Başarısız Diyet ve Egzersiz Deneyimleri: Obezite cerrahisi, diyet ve egzersiz programlarına rağmen kilo kaybı sağlayamayan veya sürdüremeyen bireyler için düşünülür.

    3. Metabolik Sorunlar: Tip 2 diyabet, hipertansiyon, uyku apnesi gibi obezite ile ilişkili metabolik hastalıkları olan kişiler, obezite cerrahisi adayları arasında yer alabilir.

    4. Psikolojik Değerlendirme: Adaylar, ameliyat sonrası yaşam tarzı değişikliklerine uyum sağlayabilecek psikolojik stabilitelerini değerlendirmek adına bir uzman tarafından değerlendirilmelidir.

    5. Genel Sağlık Durumu: Ameliyatın bir cerrahi müdahale olduğu unutulmamalıdır. Adayların genel sağlık durumları, anestezi altında bir ameliyatı geçirebilecek düzeyde olmalıdır.

    Obezite Cerrahi Öncesi Hazırlık

    Obezite cerrahisi öncesi süreç, doktor değerlendirmesi, psikolojik değerlendirme, diyet ve egzersiz programı, hazırlık testleri, sigara ve alkol kısıtlamaları, cerrahi öncesi diyeti içerir. Bu süreç, her hasta için kişiselleştirilebilir ve ameliyat öncesi uygunluğu değerlendirmeyi amaçlar.

    Obezite Cerrahi Sonrası Süreç

    Obezite cerrahisi sonrası süreç, hastanede kısa bir izleme dönemini içerir. Ardından, diyet ve yaşam tarzı değişiklikleri, düzenli takip kontrolleri, egzersiz programları, besin takviyeleri ve gerekirse psikolojik destek devreye girer. Ancak, süreç cerrahi tipine ve hastanın ihtiyaçlarına göre değişiklik gösterebilir.

    Obezite Cerrahisi Ve Metabolik Cerrahi Arasındaki Fark

    Obezite cerrahisinde temel hedef, aşırı kiloları azaltmak olup, ikincil amaç olarak diyabet gibi metabolizma hastalıklarına çözüm sağlamaktır. Öte yandan, metabolik cerrahi, öncelikli olarak metabolizma hastalıklarını gidermeyi amaçlar ve bunun ardından aşırı kiloların kontrol altına alınmasını hedefler. İki cerrahi yaklaşımı arasındaki farklılıklar, öncelikli müdahale hedeflerinden kaynaklanır, zira obezite cerrahisinde kilo kaybı ilk planda yer alırken, metabolik cerrahi metabolik sağlık sorunlarına odaklanır.

    * Bu içeriğin geliştirilmesinde Liv Hospital Yayın Kurulu Katkı Sağlamıştır .
    * Web sitemizdeki içerikler sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz. Sayfa içeriğinde Liv Hospital'da tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. .
    tag Icon
    obezite
    zayıflık
    diyet
    Talep & Bilgi Alma
    Tümü
    Chevron Down

    Versiyon Geçmişi
    Güncel Versiyon
    08 Ekim 2024 16:02:25
    Liv Yayın Kurulu
    Sayfanın linki başarıyla kopyalandı!