Keloid Nedir?
Tıbbi olarak ciddi bir zarara yol açmasa da görsel bakımdan rahatsız edici olabilen keloid zaman zaman ağrıyla da sonuçlanabilir. Dolayısıyla farklı şekillerde ortaya çıkan rahatsızlığın uygun şekilde tedavi edilmesi önemlidir.
Keloid Nedir?
Keloid, cilt yarasının iyileşmesinin ardından ortaya çıkan izleri tarif eder. Fiziksel olarak herhangi bir sağlık sorunu ortaya çıkarmaz fakat kişiyi psikolojik olarak olumsuz etkileme ihtimali olduğu için tedavi uygulanır.
Cilt yarasının iyileştiği bölgede genellikle aşırı kolajen üretimine bağlı olarak yaradan daha geniş bir şekilde meydana gelen pürüzsüz ve sert izler temel olarak keloidi açıklar. Farklı sebepler de keloid oluşumuna yol açabilir. Cilt yaralanmasının görüldüğü her bölgede sorunun oluşması olanaklıdır. Ancak daha çok yanak, omuz, kulak memesi gibi belirgin bölgelerde rastlanır.
Keloid Belirtileri ve Teşhisi
Keloid belirtileri itibariyle farklı özelliklere sahiptir. Ortaya çıkış sebebi ve keloidin gelişimi kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Ayrıca keloidin ortaya çıkış süresi de dikkat çekici bir özelliğe sahiptir. Duruma göre yaranın iyileşmesinin ardından 3 aydan bir yıla kadarki süreç içinde ortaya çıkması olasıdır.
Bazı türlerde büyüme eğiliminde olan keloidin temel belirtileri aşağıdaki şekildedir:
- Yüzey anlamında düz görünmekle birlikte kabarık bir renk oluşumu ortaya çıkar. İz genelde mor, pembe veya kırmızı olarak görülebilir.
- Keloidin oluşum sürecinde sıklıkla oluştuğu bölgede kaşınma görülür.
- Zamanla renginin koyulaşması ihtimal dahilindedir. Ayrıca kişinin cilt renginden daha koyu renkte olduğu ve kenar bölgesinin merkezden daha belirgin olduğu gözlenir.
- Genellikle yoğun ağrı hissedilmez ancak bazı durumlarda bölgeye dokunulduğu zaman ağrı oluşabilir.
- Ağrının dışında hassasiyet ve kaşıntı da görülebilecek belirtiler arasındadır.
- Keloid türüne bağlı olarak ya da yumuşak dokuda olması mümkündür. Genellikle çevredeki normal cilt dokusundan farklı bir özelliğe sahiptir.
Keloid Tedavi Yöntemleri
Keloid tedavi yöntemleri birkaç farklı tedavi tekniğini kapsar. Oluşan keloidin türüne ve özelliğine göre uzman tarafından doğru tekniğin uygulanması ile süreç ilerler. Tedavi süresince temel amaç yara izinin diğer dokulara benzer şekilde küçültülmesi ve düzleştirilmesidir.
Keloid tedavisi için başlıca güncel ve tıbbi yöntemler aşağıdaki gibidir:
- Silikon tedavisi: Bu tedavi yönteminde silikon jeller kullanılarak keloidin oluşturduğu kabarık ve sert cilt yapısı üzerinde işlem yapılır.
- Buz tedavisi: Kriyoterapi olarak da bilinen tedavide soğuk uygulama yoluyla yara izinin boyutunu küçültmek ve dokudaki sertliği azaltmak amaçlanır. Buz tedavisi sıklıkla uygulanan güncel yöntemlerden biridir.
- Lazer tedavisi: Keloid tedavisi tekniklerinden birisi olarak ortaya çıkan lazer tedavisi hekim onayı doğrultusunda sunulabilir.
- Kortikosteroid tedavi: Otoimmün rahatsızlıklar ve cilt hastalıklarının tedavisinde kullanılan ilaçları kapsar. Keloidin türüne ve gereklilik durumuna göre uygulanabilir.
- Ameliyat yöntemi: Gerek duyulması ve uygunluk halinde keloidlerin kesi yoluyla alındığı ameliyat yöntemi tercih edilebilir.
Keloid oluşumu, herhangi bir sorun oluşturması beklenmeyen ancak görsel olarak tedavisi talep edilen rahatsızlıklardan biridir. Keloidin hekim tarafından incelenmesi ve yapısının anlaşılmasının ardından en uygun tedavi tercihi hakkında bilgi aktarılır. ‘Keloid nasıl geçer?’ sorusunu yanıtlarken güncel tekniklerin sıklıkla tercih edildiğini söylemek mümkündür.
Keloid Oluşumunun Nedenleri
Keloid, sıklıkla travma ve cilt yaralanması sonucu ortaya çıkar. Bu ve benzeri sorunlara bağlı olarak cilt üzerinde lezyonlar oluşur ve keloide zemin hazırlar. Cilt dokusunun zarar görmesinin ardından vücut yara oluşumu ile cildi onarmaya amaçlar. Yara izinin iyileşmesinin ardından keloid oluşumu gözlenebilir.
Cilt üzerinde herhangi bir hasara sebep olacak aşağıdaki hasar ya da uygulamalar keloid oluşumunun temel nedenleri arasında gösterilebilir:
- Ameliyat izi
- Su çiçeği
- Delinme yaraları
- Enjeksiyon bölgesi
- Piercing
- Dövme
- Böcek ısırığı
- Şiddetli akne
- Kesik oluşumu
Keloid ve Etkili Cilt Bakımı
Keloid ve cilt bakımı arasında belirgin bir bağlantı vardır. Herhangi bir şekilde hasar alan cilde uygun şekilde cilt bakımı yapıldığı takdirde keloid oluşma riski en aza düşer. Öncelikle yaranın temiz ve nemli tutulması gerekir. Ardından bölgenin ıslanmasında sakınca yoksa sabunlu suyla ve yavaşça yıkanması tavsiye edilir. Vazelin veya çeşitli nemlendiricilerin kullanımı uygun yaralarda gerekli nemlendirmeyi sağlayabilir. Cildin ekstra hasardan korunması ve hassas bir yapıya sahip olan cilt üzerinde zarar verici uygulamaların tercih edilmemesi gerekir.
Yaralanmalarda doğru cilt bakımı ve tedavi desteği ile keloid riskini düşürmek mümkündür. Bununla birlikte dövme ve piercing gibi uygulamalar içinde sağlıklı işlem yapan doğru merkezlerini tercih edilmesi gerekir. Aksi takdirde farklı cilt sorunlarına yol açma ihtimali de bulunur. ‘Keloid nedir?’ sorusunu yanıtladıktan sonra sorunu önlemek için tercih edilebilecek uygulamalar üzerinde durulmalı.
Keloid Önleme ve Yönetim Stratejileri
Keloid önleme yöntemleri kapsamında öncelikle doğru cilt bakım tekniklerini saymak mümkündür. Cildin hasar almasının ve yaralanmaların önüne geçmek için tedbirli davranmak rahatsızlığın oluşmasını engellemek adına faydalıdır. Ayrıca olası bir yaralanmanın ya da keloid riskini artıran uygulamaların sonrasında doğru yönetim stratejileri uygulamak gerekir.
Bunlar yaranın bakımlarının gerçekleştirilmesi ve bölgede yeterli nemlilik sağlanmasıdır. Kuruyarak gerilen ve yeterli elastikiyeti sağlamayan cilt dokusu iyileşirken keloid oluşumuna zemin hazırlayabilir. Bazı durumlarda keloid, ürtiker gibi farklı cilt rahatsızlıkları ile karıştırılabilir.
Keloid ve Cerrahi Müdahaleler
Keloid ve cerrahi müdahale uygulaması diğer güncel yöntemlerin gelişmesiyle birlikte daha ender olarak tercih edilen tedavi tekniklerinden biridir. Bazı durumlarda keloid oluşumunun ardından izde hızlı ve sürekli büyüme görülebilir. Diğer yöntemlerin uygun olmadığı durumlarda isteğe bağlı olarak cerrahi müdahale gerçekleştirilebilir.
Cerrahi müdahaleler genelde ilk tercih olarak uygulanmaz. Bunun sebebi ise tekrarlama riskinin bulunmasıdır. Elbette hastaya ve keloidin yapısına bağlı olarak bu durum değişiklik gösterebilir.
Genellikle 30 yaşın altında olan Asya ya da Latin kökenli kişilerde daha fazla görülen keloid oluşumu açısından risk faktörleri de göz önünde bulundurulur. Tedavi süreci tüm unsurların değerlendirilmesinin ardından planlanır. Ayrıca rahatsızlık cildin gergin olduğu bölgelerde normalden daha sık görülebilir. Genetik yatkınlık da keloidin ortaya çıkma riskini artıran etkenler arasında yer alır.
Sıkça Sorulan Sorular
Keloidler Nasıl Önlenir?
Keloidleri önlemek için potansiyel cilt hasarının önüne geçmek gerekir. Olası bir yaralanmanın varlığından bölgenin doğru şekilde temizlenmesi ve nemli tutulması keloid gelişme riskini azaltır.
Keloid Tedavisinde En Etkili Yöntemler Nelerdir?
Keloid tedavisinde buz ve silikon tekniği gibi güncel uygulamalar sıklıkla tercih edilir. Ancak yöntemin etkili olma durumu keloidin yapısına bağlı olarak değişir.
* Web sitemizdeki içerikler sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz. Sayfa içeriğinde Liv Hospital'da tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. .
